15 October, 2011

Ben artik,mutfak kazalarima aglamiyorum...



Once kendime,sonra size soz vermistim,hatirlarmisiniz,pavlova yapicam diye.Oyle heyecanliydim ki,icimde patladi yine.Halbuki oyle guzel olmustu yumurtalar,kar gibi,kopuk kopuk.


Tarife de aynen uymustum,ilk kontrolumde sonuc superdi,olmasi gerektigi gibi,taa ki firini kapatip,firin icinde sogumasini bekliyene dek.


Bekledim,cikarttim,kremasini ve meyvelerini uzerine koymak icin uzerine,bir baktim,cokuvermis:( kalbim de coktu,heyecanim da.Ama bu sefer aglamadim.Ben eskiden,kekim cokunce,kabarmayinca,omleti ceviremeyince aglayiverirdim,oturup mutfak ortasinda.Birseyleri firlativerirdim bir yerlere.Artik hic oyle seyler yapmiyorum.Uslu bir kiz oldum ben;)


Sabrim da,benim ve blogumun yasiyla beraber buyudu sanirim.9 Ekim'de Cileksuyu 6 yasini bitirdi,hayatimda cok buyuk yeri olan blogum ne zirlamalar gordu,siz ne mutfak felaketlerine sahit oldunuz degil mi?Cileksuyu 16 yasina da gelse sanirim ben,yaptigim mutfak aksiliklerini paylasmadan edemeyecegim:)






Profilden,daha bir hos gozukuyor degil mi cokerti:)




Ikinci el sardunyalarim,mutfak tezgahi ustunde,pencere onunde costular.Bu kisi disarida gecirmiycekler.



Kupa almaya doyamiyorum ben.Bu son ikisi,simdilik son gozdelerim.Yenisi gelene dek:)

Vampir cikulatam,Hotel Chocolate'dan .Seviyorum cok orayi ben...



Son kitabimi da zevkle okuyorum.Bir an once,bu hafta, bitmesini istiyorum.


''bazi ruhlar disbukeydir,bazi ruhlar icbukey.Biz icbukey ruhlariz,babamla ben.Icimize dogru kapaniriz,istiridye gibi.Icimizin tam ortasinda duran,patlamayan,patlayip da ortaliga sacilmayan,sacilip da herkesi kirletmeyen incimiz-cibanimiz kistlesir icimizde.Kistlesen bu inci -cibanimiz varligimizin ozudur,habis"


diyor sayfa 210'da son kitabim.Seviyorum bu cumlelerin birlesimini.


Super bir hafta diliyorum.



10 comments:

  1. Ah Sibelcim çok güldürdün beni, çok tatlısın:) birden gözümde canlanıverdi mutfakta omleti çeviremedi diye ağlayıveren bir kız çocuğu:)) tüm gözyaşların sadece bu 'sevimli başarısızlıklar' gibi olsun canım:)
    Kupa aşkına katılmamak elde değil, sayıları günden güne artan, mutfakta çoğunluk olarak hakimiyeti elllerinde tutan mutfak eşyalarım benim de kupalarım:) fotoğrafların çok iştah açıcı, emin ol çökmüş pavlovalar bile. lezzetlerinin harika olduğuna eminim:)

    ReplyDelete
  2. 6 yıl oldu mu?? benim blogta o kadar sürecek mi acaba? yaptığın tatlı gibi güzel nice bloglu yıllara o zaman :))

    ReplyDelete
  3. Bence çok güzel görünüyor o şey:) o şey diyorum ne olduğu konusunda hiçbir fikrim yok ama leziz görünüyor.. Ağlamaya hiç gerek yok zaten:)

    Blogun 6.yılınıd a kutlarım.. Dilerim 16,26,36 ve daha nicelerini de kutlarız..

    Sevgiler çok:)

    ReplyDelete
  4. 6 yılmı? maşallah daha uzun yılları olsun bu güzelim blogun! kitabı ben çok sevmiştim eminim sen de seveceksin...

    ReplyDelete
  5. bu tarifi epey merak ettim. yani çökmeseydi nasıl görünecekti acaba vee tadı nasılll güzel oldu :) kupalar da pek hoş .ellerine sağlık.

    Kahve Dükkanı'ndan sevgiler...

    ReplyDelete
  6. ZEro'cum,cok saol.evet cok sulugozdum artik cok kati bir kadin oldum:)

    Buket'cim cok saol.eminim senin blogunda nice seneler gorur,severek yaptiktan sonra:)

    Deli Anne,cok tesekkurler.umarim hepimiz nineler olana kadar yazarim.Bu "sey" yeni zelanda'ya aitmis,ben hep adindan nedense rus sanmistim.Yumurta ve sekerden olusuyor tabaninin cogu malzemesi.Dokununca acibadem kurabiyesi ile mocoroon arasinda birsey desem sanirim iyice karistirmis mi olurum?Velhasil,goruntusu cokuk ama tadi superdi:0) pes etmedim yine yapicagim,cokertmeden:)

    Zeynep'cim evet koskoca 6 yil,dogursaydim okula baslamis bir cocugum olmus olucakti:)Kitap,zevkle okunasi ve digerini merak ettiren cinsten:)

    Leyla'cim zaten ben bu tarifi goruntusu icin yaptim,hayalim oyleydi en azindan,uzerinde renk renk meyveler olucakti,cokunce diger meyvelerimi ziyan etmek istemedim.Insanlahbir dahakine,tarifini paylasabilicek guzellikte olucak:0)

    ReplyDelete
  7. Harika , 6. yaş. Darısı başıma. Bu arada Hotel Chocolate diye görünce çok heyecanlandım. Benim bir yılım İzmir-Londra -Oxford arasında geçti. Oğlum Oxford'da master yaptı. Her seferinde mutlaka çikolatacı Hotel Chocolate'a uğrar, konsepte göre çikolata alırdım.

    ReplyDelete
  8. Ihlamircum,insanlah:) Ne kadar akilliymis oglun masallah,keske bende de oyle bir akil ve beceri olabilseydi.Hotel Choc'i seviyorum,girince mis gibi cikulata kokuyor ya,hepsi beni al diyor:)

    ReplyDelete
  9. Sibelciğim..
    Senin yaşadığını ben birkaç kez yaşadıktan sonra öğrendim ''beze'' yapmayı.Düşük dereceli fırına atıp içeride soğuyuncaya kadar fırın kapağını açmayacaksın. Fırın en fazla 120-130 derece olacak bir de. Limon kabuğu rendelisi nefis oluyor...
    Nice yılların olsun blog yazarken...
    Sevgiler...

    ReplyDelete
  10. Zeugma'cim,saol,iyi dilegin icin,dilerim hepimiz.

    Beze deniyormus demek ki?ben limonlu marigne yaptigimda,oyle bir cokme olmamisti,cunku zaten alti dolu idi,gayet guzel kizarmisti,suslemisti ustunu limonlu maragnimin.

    pes etmiyorum,bir ara yeniden deniyecegim vakit buldugumda,belki kucuk parca halinde yaparim bu sefer.

    ReplyDelete